Non-obstruktif azospermili hastalarda ejekülatta ve TESE materyalinde bakılan PCNA ve LİM-15 gen ekspresyon düzeylerinin tese'de sperm bulma konusunda prediktif değeri
No Thumbnail Available
Files
Date
2020
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Tıp Fakültesi
Abstract
Amaç: Kliniğimizde NOA tanısı konularak TESE işlemi uygulanan hastalarda, ejekülatta ve testis dokusunda bakılan PCNA ve LİM-15 gen ekspresyon düzeylerinin TESE başarısını öngörme olasılığını incelemek Yöntem ve Gereç: Çalışmaya Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi üroloji polikliniğine 01 Şubat 2018 ve 31 Temmuz 2019 tarihleri arasında başvuran, NOA tanısı ile mTESE cerrahi endikasyonu konulan hastalar dahil edilmiştir. mTESE yapılmış olan tüm hastalardan cerrahi öncesi 7 gün içinde Lim 15 ve PCNA gen ekspresyon düzeyleri ölçülmek üzere semen örneği alınmıştır. TESE işlemi sırasında, sperm hücresi araştırmak, Lim 15 ve PCNA gen ekspresyon düzeyleri ölçmek ve testis histolojisini değerlendirmek için ayrı ayrı doku örnekleri alınmıştır. Alınan semen örneği ve testis dokusu bir dizi işlemden geçtikten sonra dokularda revers transkriptaz enzimi ile cDNA'lar sentezlenmiştir. Daha sonrasında ise RT-PCR ile ekspresyon düzeyleri ölçülmüştür. Sonuçlar TESE'de sperm bulunan ve bulunmayan iki grup arasında karşılaştırılmıştır. Bulgular: Çalışmaya 22-45 yaş aralığında dahil edilen 143 hastanın ortalama yaşı 34,3 (± 4,2) olarak saptanmıştır. Hastaların 73'ünde TESE'de sperm saptanırken (%51), kalan 70'inde (%49) sperm gözlenmemiştir. Hastaların total testosteron değerinin 116-821 ng/dl arasında değiştiği ve ortalama total testosteron değerinin 431,02 (±161,2) ng/dl olduğu görülmüştür. Hastaların FSH düzeyleri ise 1,1-28 arasında değişmekte olup, ortalama FSH değeri 6,19 (±5,8) mIU/ml olarak bulunmuştur. Bu sonuçlara göre yaşın, serum total testosteron ve FSH düzeylerinin, TESE'de sperm elde etme oranları üzerine anlamlı bir etkisinin olmadığı anlaşılmıştır (Yaş; p=0,982, Total testosteron; p=0,120, FSH; p=0,362). Hastaların ultrasonografik olarak ölçülen sağ ve sol testis volüm ortalamaları sırasıyla 15,45 (±6,5) ml ve 15,55 (±6,2) ml idi. Hastalar testis volümlerine göre 5 ml ve altı, 5-15 ml ve 15 ml üstü olarak 3 gruba ayrılmıştır. Üç grup, sperm bulma açısından birbirleri ile karşılaştırıldığında testis volmü 15 ml'den yüksek olan grupta istatistiksel olarak daha fazla sperm bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır (p=0,008). Aynı şekilde testis volmü 6-15 ml olan hastalarda sperm bulma şansının, testis volmü 5 ml'den küçük olgularınkinden istatistiksel olarak daha fazla olduğu görülmüştür (p<0,05). Yapılan TESE işleminde testis patolojisi MA ve HS gelen hasta gruplarında, patolojisi SCO gelen hasta grubuna göre sperm elde etme şansının istatistiksel olarak daha fazla olduğu gösterilmiştir (p<0,05). Aynı şekilde patolojisi HS gelen grupta, patolojisi MA olan gruba göre sperm elde etme şansının istatistiksel olarak daha fazla olduğu gösterilmiştir (p<0,05). TESE dokusunda ölçülen PCNA ve LİM-15 ve semende ölçülen LİM-15 gen ekspresyon miktarı açısından sperm bulunan ve bulunmayan iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu saptanmıştır (TESE-PCNA; p=0,038, TESE-LİM-15; p=0,022 Semen-LİM-15; p=0,004). Semende ölçülen PCNA ekspresyon miktarı açısından sperm bulunan ve bulunmayan iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır. Sonuç: NOA'lı hastalarda, TESE işleminde alınan dokularda ölçülen PCNA ve LİM-15 gen ekspresyon düzeylerinin ve semen örneklerinde ölçülen LİM-15 gen ekspresyon düzeyinin TESE'de sperm saptanması ile korele olduğu gösterilmiştir. Hasta sayısının arttırılması halinde semende ölçülen PCNA gen ekspresyon düzeyinin de istatistiksel olarak anlamlı çıkacağı düşünülmektedir. PCNA ve LİM-15 gen ekspresyon düzeyleri, kendi biyolojik çocuklarına sahip olma umuduyla YÜT için hazırlık yapan infertil hastalara daha kaliteli danışmanlık hizmeti verilmesinin yolunu açacak ve gereksiz maliyetlerin engellenmesi sağlanacaktır. Anahtar Sözcükler: azospermi, prediktif faktör, testiküler sperm ekstraksiyonu, infertilite
Description
Keywords
azospermi, prediktif faktör, testiküler sperm ekstraksiyonu, infertilite