Cilt:17 Sayı:02 (2019)
Permanent URI for this collection
Browse
Recent Submissions
Item Geçmişten günümüze amerikan okul sporları sisteminin incelenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Özçakır, Sabri; Other; OtherAmerikan ortaöğretim ve yükseköğretim sisteminde yer alan okulların rekabetçi spor uygulamalarının başlangıcını ve geçirdiği dönüşümü inceleyen bu araştırmada doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır. Diğer ülkelerin aksine, spor yönetiminde şemsiye bir teşkilatın olmadığı Amerika’da liseler, kolejler ve profesyonel ligler temel spor tedarikçileri olarak karşımıza çıkmaktadır. Amerikan lise ve kolejlerinde eğitim ile ilgili sorumlulukların yanında sporun organizasyonu ve öğrencilere sportif aktivitelere katılım fırsatları da sunulmaktadır. 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren liseler arasında ve kolejler arasında başlayan spor yarışmaları tüm hızıyla devam etmektedir. Özellikle 1972 yılında çıkarılan eğitim kurumlarında kız ve erkek öğrencilere eşit fırsatlar sunulmasını sağlayan yasa ile lise ve kolejlerde spor yapan kız öğrencilerin sayısı ciddi oranda artmıştır. Amerikan eğitim sisteminin içerisine bu denli güçlü bir yapıda bağlanan okul sporları hem eğitim hem de sporun gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Özetle okul sporları Amerikan eğitim sisteminin önemli bir bileşeni olarak varlığını sürdürmekte ve Amerikan kültürüne katkıda bulunmaya devam etmektedir.Item Günümüzde spor denilince ilk akla neden futbol gelir? Sorusu üzerine bir araştırma(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Öntürk, Yavuz; Other; OtherFutbol tüm dünyada en popüler spor dalı olarak bilinmektedir. Ülkelerde sosyo-ekonomik durumu ayırt etmeksizin tüm kitlelerin takip ettiği bir olgu olan futbol, endüstri halini almış ciddi bir istihdam alanına sahiptir. Sporun siyasi bir yapılanma içinde olduğu kuşkusuzdur. Futbol birçok ülkede siyasi bir araç olmanın dışında, en büyük reklam, propaganda haline gelmiş bir unsurdur. Hatta bazı ülkelerin yerel bölgelerinde neredeyse gündemi sadece futbol oluşturmaktadır. Neden spor denilince ilk akla gelen futbol oluyor? Bunun arkasında yatan sebep nedir? İnsanların ilgisini bu kadar çekmesinin altında ne yatıyor? Futbola yapılan yatırımlar diğer branşlara yapılırsa aynı ilgi ve endüstri oluşumu gerçekleşir mi? Bu araştırmada bu soruları cevaplandırmak amacıyla nitel araştırma yöntemi uygulanmıştır. Çeşitli spor programları, gazete ve dergiler incelenmiş, bazı futbol yazarlarının yazıları takip edilmiştir. Elde edilen görüşler, takip edilen yazılar ve ülkelerdeki branşlaşmaların analizi bulgular kısmında tablolar halinde verilmiştir. Sonuç olarak araştırmadan elde edilen bulgulara dayanarak futbola olan ilginin tüm dünyada ilerleyen teknolojiyle birlikte sürekli arttığı ve bir rant olarak meslekler grubunda yerini aldığı ifade edilebilir. Buna bağlı olarak medyanın futbol haber ve programlarını diğer haberlere göre daha fazla yapmasının altında insanların ilgisinin olduğu ifade edilebilir. Futbolun bir başka çarpıcı özelliği ise ekonomik ve milliyetçilik boyutudur. İnsanlar farkında bile olmadan spor pazarında tüketici halindedirler. Gönül verdikleri takımın herhangi bir ürününü satın alması ya da en az bir kere bilet alıp maça gitmesi ya da maç yayını yapan ücretli kuruluşlara para ödeyip maçları izlemesi bile dolaylı yönden insanı futbol pazarının içine alır. Taraftarı oldukları takımı adeta milliyetçilik sembolü olarak algılarlar, bunun sonucunda da özellikle bazı ülkelerde holiganizm kavramı oluşur. Dolayısıyla futbolun kitlelere hitap eden ailelerin toplumsal yapısını içinde barındıran sosyolojik, psikolojik boyutlarıyla da her daim popülerliğini giderek arttıran sosyal bir olgu olarak varlığını sürdüreceği ifade edilebilir.Item Antrenör yetiştirme kurslarına katılan bireylerin liderlik davranış algılarının incelenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Bilir, Pervin; Other; OtherBu çalışmanın amacı, Türkiye’de farklı spor dallarındaki antrenör yetiştirme kurslarına katılan bireylerin liderlik davranış algılarının demografik değişkenlere göre incelenmesidir. Betimsel ve nicel olan bu çalışmanın evreni Adana ilinde 2013-2016 yılları arasında farklı spor dallarında antrenör yetiştirme kurslarına katılan bireylerdir. Bu bireylerden temel eğitim derslerini alan; 104 kadın, 264 erkek, toplam 368 kişi örneklem grubunu oluşturmuştur. Çalışmada veri toplama aracı olarak Chelladurai ve Saleh (1980) tarafından geliştirilen “Sporda Liderlik Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerin normal dağılım göstermediği saptandığından ikili karşılaştırmalarda Mann-Whitney U, ikiden fazla karşılaştırmalarda Kruskal Wallis H testleri kullanılmıştır. Çalışmanın bulgularına göre; liderlik davranış algılamalarının; yaş, medeni durum, spor dalı ve öğrenim düzeyine göre farklılık gösterdiği belirlenmiştir. Liderlik alt boyutlarına göre en yüksek değerin eğitim ve öğretim, en düşük değerin ise otokratik davranış boyutunda olduğu görülmüştür. Sonuç olarak, demografik değişkenlere göre antrenör adaylarının liderlik davranışlarında farklılaşma olabileceği ve antrenör adaylarının sporcunun yetişmesinde eğitim ve öğretimi, pozitif geribildirimi demokratik davranışı ve sosyal desteği önemseyen, otokratik davranış göstermeyi daha az tercih eden bir profil çizdikleri ifade edilebilir.Item The effect of leg sıze on the speed and quıckness skılss of young football players(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Göksu, Ömer Can; Other; OtherThis research was conducted to investigate the effects of upper leg circumference and leg length on speed, quickness and step frequency in young football players. This exercise was held with the participation of 190 people, who has the football player licensed in category of “U”(U15-U17) in Turkey Football Federation İstanbul Soma Aslangücü, Çeliktepe and Seyrantepe Of Sport Club. Information such as the demographics of the players, how many training sessions per week and how much football they played were recorded. The survey measurements were made during the first week of the pre-season. Measurements of 10-30 m sprint, pro-agility and 10-30 m sprint step frequency were performed to determine the relationship among upper limb circumference, leg length, speed and agility skills. In the analysis of the data, the SPSS 23.0 statistical program was used. The Kolmogorov Smirnov test was performed to determine whether the data were normal distributions. Relations between the data were determined by Pearson correlation test and studied at p <0.05 significance level. As a result of the analysis of the data; statistically significant differences were found between the values of the upper leg circumference and leg lengths of the footballers and the results of the motoric test measurements (p<0,05). As a result; the suitability of athletes' body structures to sports has an effect of enhancing performance. Leg structure of the athletes can be considered as a talent selection parameter in terms of determining the tendencies of playing football.Item Özel spor merkezlerine aktif olarak devam eden kişilerin müşteri memnuniyetinin belirlenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Doğaner, Seçkin; Spor Yöneticiliği; Spor Bilimleri FakültesiAraştırmada Ankara ilinde yer alan özel spor merkezlerine devam eden kişilerin müşteri memnuniyetinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada bilimsel araştırma yöntemlerinden nicel yöntem tercih edilmiştir. Araştırma grubunun evrenini Ankara ilinde yer alan ve en az 5 yıllık çalışma geçmişi bulunan özel spor merkezlerine devam eden kişiler oluşturmaktadır. Örneklem olarak bu merkezlere aktif olarak devam eden toplam 400 katılımcı, basit seçkisiz örnekleme yöntemi ile seçilmiştir. Araştırmada öncelikle, verilerin güvenirlik katsayıları hesaplanmış ve normallik değerlerine bakılarak, parametrik testlerden, ikili gruplar için “t-testi”, çoklu gruplar için ise “anova” testi uygulanmıştır. Ayrıca demografik bilgilere ait frekans ve yüzde değerleri verilmiş ve değişkenler arasındaki ilişkilerin incelenmesi için ise Pearson Korelasyon testi uygulanmıştır. İkili gruplarda yapılan testler sonucunda cinsiyet ve medeni durum değişkenlerinde ölçeğe ait alt boyutlarda anlamlı farklar tespit edilmiştir. Çoklu gruplarda yapılan analizlerde ise, yaş grupları ve üyelik seçeneklerine ait değişkenlerde, ölçeğe ait alt boyutlarda anlamlı farklar tespit edilmiştir. Bulgular incelendiğinde yapılan aktivite türü ya da gelir durumu gibi değişkenlerde istatistiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmemiştir. Katılımcıların aktivite tercihi ya da gelir düzeyi, katılımcıların memnuniyet derecelerini etkilemezken, yeni üye olan katılımcıların özellikle tesisin atmosferi, sunduğu hizmetler, antrenörün yaklaşımı ve hijyen gibi konularda seçici davrandığını göstermektedir. Özellikle 26-35 yaş grubu katılımcıların rahat ve kullanılabilir bir tesis beklentisi olduğu görülürken, kadın katılımcıların tesisin sunduğu hizmetlerde, erkek katılımcılara oranla beklentilerinin yüksek olduğu görülmüştür. Evli katılımcıların antrenör yaklaşımına önem verdikleri, bekar katılımcıların ise, tesisin destek personeline önem verdiği araştırma sonuçlarında görülmektedir.Item Yaşlılarda yağsız vücut kütlesi ve el kavrama kuvveti ilişkisi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Melekoğlu, Tuba; Other; OtherEl kavrama kuvveti genel kuvvetin, sağlığın ve yaşam kalitesinin göstergesi olan önemli bir bileşen olarak gösterilmektedir. Her ne kadar kas kütlesi ile kuvvet arasındaki ilişki iyi bilinse de özellikle yaşlanma süreçlerinde el kavrama kuvvetini etkileyen kas kütlesi veya cinsiyet gibi faktörleri incelemek ve el kavrama kuvvetine dair referans değerleri belirlemek önemlidir. Bu nedenle bu araştırmanın amacı cinsiyet, yaş ve yağsız vücut kütlesinin yaşlılarda el kavrama kuvvetini nasıl etkilediğini incelemektir. Bu amaçla araştırmaya, Dünya Sağlık Örgütü tarafından yaşlı olarak sınıflandırılan 60- 80 yaş aralığındaki, elli kadın (67.34 ±3.99 yıl, 157.4 ± 5.6 cm, 65.7 ± 8.6 kg) ve yaşa göre eşleştirilmiş elli erkek (67.2 ± 3.93 yıl, 170.4 ± 6.8 cm, 75.0 ± 11.0 kg) dahil edilmiştir Araştırmaya katılan gönüllülerin vücut yağ yüzdesi ve yağsız vücut kütlesine yönelik ölçümler biyoelektrik empedans ölçüm cihazı ile, el kavrama kuvvetleri portatif el dinamometresi ile ölçülmüştür. Bu araştırma sonucunda erkeklerin rölatif ve salt el kavrama kuvvet değerleri kadınlara oranla anlamlı olarak daha yüksek tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda yaş ile el kavrama kuvveti değerleri arasında anlamlı bir ilişki tespit edilmemiştir. Bununla birlikte kas kütlesi ile el kavrama kuvveti değerleri arasında pozitif yönde yüksek düzeyde anlamlı ilişki tespit edilmiştir. Araştırma sonuçlarımız doğrultusunda kas kütlesinin mümkün olduğunca korunmasıyla birlikte yaşlılarda kuvvet kayıplarının daha az olacağı öngörülmektedir. Yaşlılarda yaşam kalitesinin arttırılması veya korunması için kas kütlesinin ve dolayısıyla kuvvetin korunması önerilmektedir. Ayrıca özellikle kadınlarda kas kütlesi kaybı dışında kas kuvvetini olumsuz etkileyen diğer fonksiyonel etkenlerin araştırılması önemlidir.Item Spor kaya tırmanışında akran öğretim modelinin uygulamalarına yönelik aday öğretmen ve akran öğrenci görüşlerinin değerlendirilmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Çetin, Arif; Other; OtherÇalışmanın amacı koşucuların ultra-maraton etkinliklerine katılmalarındaki motivasyonel boyutlar ve bu boyutların onların yaşam doyumları ve başarı algılarının üzerindeki etkilerini incelemektir. Araştırmanın örneklemini, 2018 yılındaki Efes, Frig, Sapanca ve BodRun Ultra Maraton etkinlikleri arasından rastgele seçilen %31,1 erkek (n: 96) ve %68,9 kadın (n: 213) koşucular oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak Diener ve ark. (1985) tarafından geliştirilen “Yaşam Doyum Ölçeği”, Bilgin ve Kaynak (2008) tarafından geliştirilen “Başarı Algısı Ölçeği” ve Çalışkan (2018) tarafından geliştirilen “Kişileri Ultra Maraton Koşmaya Motive Eden Faktörler Ölçeği” kullanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişkiler, korelasyon analizi, Kruskall Wallis ve Mann Whitney U Test ile test edilmiştir. Sonuçlara göre ultra-maraton koşucuların motivasyonunun hem başarı algısı hem de yaşam doyumu arasında anlamlı ve orta düzeyde bir ilişki olduğunu göstermiştir. Analiz sonuçlarında, “Kişileri Ultra Maraton Koşmaya Motive Eden Faktörler Ölçeği” (UMMÖ) alt boyutlarının cinsiyet, medeni durum, yaş ve gelir düzeyi arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Sonuç olarak, ultra-maraton koşucularının motivasyon boyutlarının yaşam doyumları ve başarı algıları üzerinde pozitif ve anlamlı bir etkisi mevcuttur. Sonuçlar ayrıca, koşucuların motivasyon alt boyutlarından öz saygı, psikolojik baş etme ve hayatı anlamlandırma ile erkek katılımcılar arasında; tanınırlık ve başkaları ile rekabet alt boyutları ile bekâr katılımcılar arasında; başkaları ile rekabet alt boyutlarıyla yaşlı katılımcılar arasında; ait olma sosyalleşme ve başkaları ile rekabet alt boyutları ile gelir düzeyi yüksek katılımcılar arasında anlamlı düzeyde farklılaştığını göstermiştir.Item Spor kaya tırmanışında akran öğretim modelinin uygulamalarına yönelik aday öğretmen ve akran öğrenci görüşlerinin değerlendirilmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Gündüz, Nevin; Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği; Spor Bilimleri FakültesiBu araştırmanın amacı, spor kaya tırmanışında akran öğretim modelinin uygulamalarına yönelik aday öğretmen ve akran öğrenci görüşlerinin değerlendirilmesi. Araştırma, nitel bir çalışmadır. Araştırmanın örneklemini oluşturan aday öğretmenler, Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, Özel Öğretim Yöntemi dersine giren 3. sınıf (5 kişi) öğrencileridir. Araştırmaya 6 erkek ve 5 kadın olmak üzere toplam 11 öğrenci katılmıştır. Akran eğitim modeliyle işlenen spor kaya tırmanış etkinliği toplam 10 hafta sürmüştür. Uygulama sonunda görüşmeye gönüllü olarak katılan aday öğretmenler ve akran öğrencilerden randevu alınarak, uzman kişiler tarafından hazırlanmış yarı yapılandırılmış görüşme soruları kullanılmıştır. Görüşmeler, sessiz bir odada ses kayıt cihazı yardımıyla kayıt altına alınmıştır. Görüşme formu aday öğretmenler için 8, akran öğreten için 11 ve akran öğrenen için ise 5 yarı yapılandırılmış soruyu içermektedir. Araştırmada kullandığımız görüşme soruları bu konuda yapılan araştırmalar derlenerek ve uzman görüşü alınarak oluşturulmuştur. Araştırma verileri içerik analizi ve betimsel istatistik yöntemi kullanılarak analiz edilmiştir. Sonuç olarak, aday öğretmenler, bu modeli ilk kez uyguladıkları için ders planında öncelikle zorlandıklarını, acemilik yaşadıklarını,1-2 hafta sonra planları daha detaylı hazırladıklarını, bu deneyimlerin öğretmenlik yaşantılarında faydalı olacağını, iletişimlerinin arttığını, anlık karar verme gibi bilişsel katkılarının yanında, pratik düşünmeye başladıklarını, akranlarına geri bildirim ve yönlendirmeler yaptıklarını belirtmişlerdir. Akran öğreten öğrenciler, tırmanma etkinliğinde güvenlik önlemlerine çok dikkat ettiklerini, öğretirken eksiklerini görüp tamamladıklarını, özgüvenlerinin arttığını belirtirken; akran öğrenen öğrenciler, tırmanma etkinliğinde korku ve heyecan hissettiklerini, güvenlik konusunda akranıyla olan iletişime dikkat ettiklerini, tırmanmayı akranlarından iyi bir şekilde öğrendiklerini bildirmişlerdir.Item Taekwondo antrenörlerinin iş doyumu ve tükenmişlik düzeylerinin incelenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Doğan, Mehmet; Other; OtherBu çalışma, taekwondo antrenörlerinin iş doyumu ve tükenmişlik düzeylerini incelemek amacı ile yapılmıştır. Çalışmada 101 kadın ve 100 erkek olmak üzere toplam 201 antrenör yer almıştır. Türk taekwondo antrenörü yer almıştır. Katılımcılar Baycan (1985) tarafından adaptasyonu yapılan “Minnesota İş Doyum Ölçeği” (MİDÖ) ve yine adaptasyonu Ergin (1992) tarafından gerçekleştirilen “Maslach Tükenmişlik Ölçeği”ni (MTÖ) cevaplamışlardır. Parametrik testlerin varsayımlarının karşılanmasından sonra, verilerin analizi için t-testi, ANOVA ve Pearson korelasyon analizleri kullanılmıştır. Bağımsız örneklemler için yapılan t-testi analizi sonuçları iş doyumu ve tükenmişlik düzeyleri için kadın ve erkek katılımcıların ortalama puanları arasında anlamlı farklılık olmadığını göstermiştir. Katılımcıların eğitim durumu değişkeni ANOVA analizi sonuçlarına göre, “MİDÖ”nün “Dışsal Doyum” ile “Genel Doyum”, “MTÖ”nün “Duygusal Tükenmişlik” ile “Kişisel Başarıda Düşme” alt boyutlarında istatistiksel olarak anlamlı farklılığa rastlanmıştır. “MİDÖ”nün tüm alt boyutlarında lisansüstü eğitim alan antrenörlerin ortalama puanları diğerlerine göre yüksektir. Buna ek olarak “MTÖ”nün tüm alt boyutlarında lisansüstü eğitim alan antrenörlerin ortalama puanları diğerlerine göre düşüktür. Antrenörlerin sporcu sayısı değişkenine göre, “MTÖ”nün “Duyarsızlaşma” ile “Kişisel Başarıda Düşme” alt boyutlarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık tespit edilmiştir. Bununla birlikte “MİDÖ” ile “MTÖ”nün tüm alt boyutları arasında negatif ve anlamlı ilişki vardır. Sonuç olarak, eğitim düzeyi daha yüksek olan antrenörlerin iş doyumlarında artış gözlemlendiği, tükenmişlik düzeylerinde ise azalma olduğu söylenebilir.Item 7-WEEK STEP-AEROBICS EXERCISES’ EFFECT ON SEDENTARY WOMEN’S BODY COMPOSITION(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Hazar, Kürşat; Other; OtherTo the study which is conducted to determine the 7-week step-aerobics exercises’ effect on sedentary women’s body composition, 20 female individuals with no health issues, who have just started exercising at Temel Reis Fitness Club in Niğde province, whose mean age is 31 ± 70, mean height164 ± 60, and mean weight 67 ± 88 voluntarily participated. The participants were subjected to step-aerobic exercises three times a week for 40-50 minutes, the volume of which is %60-70. The participants' body composition measurements, which are height, weight, fat and muscle ratios, body liquid levels, were conducted before and after the exercise program with Bioimpedance measurement tool. The analysis of the obtained data is done by using the SPSS 21.00 package program on a personal computer. Paired t-test method was used in the comparison of the pre and post-test values of the participants. As a result of the conducted study, it is seen that there is a significant decrease (p<0,05) in the percentage of the body weight and body fat percentages of the participants. As a result, it is determined that regularly and long-term conducted step-aerobics exercises have effects on sedentary females’ body composition in a positive way.Item Algılanan sosyal destek ve stresle başa çıkma tarzları arasındaki ilişkide algılanan öz yeterliliğin rolü(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Yıldız, Kadir; Other; OtherBu araştırmada, genç yetişkinlerin algılanan sosyal destek ve stresle başa çıkma tarzları arasındaki ilişkide, algılanan öz yeterliliğin rolünün incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma grubunu, 2017-2018 Eğitim öğretim dönemi bahar yarıyılında Manisa Celal Bayar Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nde öğrenimlerine devam etmekte olan öğrenciler arasından kolayda örnekleme yöntemi ile ulaşılan toplam 429 öğrenci (158’i kadın, 271’i erkek ve ortalama yaş 21,8) oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak, demografik bilgi formunun yanı sıra Zimet ve arkadaşları (1990) tarafından geliştirilen Algılanan Sosyal Destek Ölçeği, Lazarus ve Folkman (1984) tarafından geliştirilen Stresle Başa Çıkma Tarzları Ölçeği ile Schwarzer ve Jerusalem (1995) tarafından geliştirilen Öz Yeterlilik Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın bulgularına göre, algılanan sosyal desteğin her üç alt boyutu ile stresle başa çıkmada etkili yöntemler arasında orta düzeylerde anlamlı pozitif ilişkiler olduğu görülmektedir (raile=,390, rözel=,286, rarkadaş=,331; p<,01). Hiyerarşik regresyon analizi sonuçlarına göre ise, algılanan sosyal destek ile genel öz yeterlilik etkileşiminin, etkili yöntemler üzerinde anlamlı katkısı tespit edilmiştir (β=-,091, p<,05). Bu anlamda, sosyal destek algılarının stresle başa çıkmada kullanılan etkili yöntemler üzerindeki etkisinde, algılanan öz yeterliliğin düzenleyici rolü olduğu söylenebilir. Nitekim öz yeterlilik algılarının en yüksek olduğu nokta, algılanan sosyal destek ile etkili yöntemler ilişkisinin de en yüksek olduğu noktadır. Sonuç olarak, ailesinden, sevdiklerinden ve arkadaşlarından sosyal destek gören gençler, stresle başa çıkmada etkili yöntemleri daha fazla kullanmaktadır. Öz yeterlilik algılarının yüksek olması ise bu ilişkinin gücünü arttırıcı rol oynamaktadır.Item Futbolda merkez ve kenar oyuncularının fiziksel ve motorik özelliklerinin karşılaştırılması(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Karakulak, İzzet; Other; OtherBu çalışmada amaç; “merkez ve kenar oyuncusu” olarak ayrılmış bir grup amatör futbolcunun seçilmiş fiziksel ve motorik özelliklerini karşılaştırmaktır. Çalışmaya yaşları 18 ila 31 arasında değişen 55 erkek amatör futbolcu katılmıştır. Katılımcılar “merkez veya kenar oyuncusu” olarak genel bir mevkisel ayrıma tabii tutularak iki gruba ayrılmışlardır. Katılımcıların vücut kompozisyonları, alt ekstremite kuvvetleri, anaerobik güçleri, aerobik dayanıklılıkları, sürat ve esneklik değerleri saha testleri ile belirlenmiştir. Elde edilen veriler normal dağıldığından, grupların karşılaştırılmasında SPSS (Ver.14) programında yer alan Independent Sample t Test kullanılmış, yanılma düzeyi 0,05 olarak kabul edilmiştir. Gruplar arasında yaş açısından fark yokken, boy, vücut ağırlığı, vücut kitle indeksi ve vücut yağ oranında anlamlı fark çıkmıştır. Motorik özelliklerden bacak kuvveti, esneklik ve 10 m sprint değerleri arasında fark oluşmazken dikey sıçrama, anaerobik güç, 30 m sprint ve VO2maks değerlerinde anlamlı fark oluşmuştur. Karşılaştırma sonuçları değerlendirildiğinde; merkez oyuncular boy uzunluğu, vücut ağırlığı, vücut kitle indeksi ve vücut yağ oranında kenar oyuncularından daha yüksek değerlere sahiptir. Motorik özelliklerde ise; kenar oyuncuları dikey sıçrama, 30 m sprint ve VO2maks bakımından daha iyi değerlere sahipken, merkez oyuncularının anaerobik güçleri daha fazladır.Item Antrenörden algılanan özerklik desteği ve sporcuların özerk güdülenmesi arasındaki ilişki: bir meta-analiz çalışması(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Sarı, İhsan; Other; OtherHür İrade Kuramı (Self-Determination Theory) tarafından açıklanan özerk güdülenme kavramı, içsel güdülenme ve dışsal güdülenmenin daha özerk formlarını ifade etmektedir. İlgili alan yazın, sosyal çevrenin sporcuların özerk güdülenmesi üzerinde etkisi olduğunu göstermektedir. Bu doğrultuda, bu araştırmanın amacı antrenörden algılanan özerklik desteği ve sporcuların özerk güdülenmesi ilişkisini meta-analiz yöntemi ile incelemektir. Meta-analiz, benzer konularda yapılmış ve birbirinden bağımsız olan çalışmalardan gerekli verilerin elde edilerek analiz edilmesi ve bu analizler sonucu genel bir yargıya varma yöntemidir. Verilerin elde edilmesinde, Web of Science, ERIC, Sport Discus, ULAKBİM ve Science Direct veri tabanları anahtar kelimeler ile taranarak önceden oluşturulan dahil etme kriterleri kapsamında araştırmalara ulaşılmıştır. Elde edilen araştırmalar özelliklerine göre kategorize edilerek moderatör analizleri uygulanmıştır. Pearson r ve örneklem sayısı gibi değerler kaydedilerek her araştırma için etki büyüklükleri hesaplanmıştır. Verilerin analizinde Comprehensive Meta-Analysis (CMA) yazılımı kullanılmıştır. Elde edilen toplam 14 araştırma makalesi içerisinde 18 etki büyüklüğüne ulaşılmış, 15 etki büyüklüğü üzerinden analizler yapılmıştır (n=4090 sporcu). Analizler sonucunda, araştırma kapsamına alınan çalışmalar arasında heterojenite olduğu belirlenmiştir (Q=73.588, p<.05, I2=80.975). Bu nedenle analizler rastgele etkiler modeline göre değerlendirilmiştir. Tüm etki büyüklükleri birlikte analiz edildiğinde, antrenörden algılanan özerklik desteği ve sporcuların özerk güdülenmesi arasında anlamlı pozitif bir ilişkinin olduğu tespit edilmiştir (r=.34, z=9.20, p<.05). Moderatör değişkenleri olan spor türü, spor seviyesi ve kıta değişkenlerinin her düzeyi kendi içerisinde değerlendirildiğinde de anlamlı pozitif bir ilişkinin olduğu ortaya çıkmıştır. Ayrıca, bu ilişkinin spor türü (QGA=1.783, p=.410), spor seviyesi (QGA=1.291, p=.524) ve araştırmanın yapıldığı kıta (QGA=0.353, p=.838) değişkenlerine göre farklılık göstermediği belirlenmiştir. Sonuç olarak antrenörden algılanan özerklik desteği ve sporcuların özerk güdülenmesi arasında orta düzeyde, pozitif ve anlamlı bir ilişkinin olduğu ve bu ilişkinin moderatör değişkenlere göre farklılık göstermediği söylenebilir. Araştırma bulguları doğrultusunda antrenörlere bazı öneriler sunulmuştur.Item Oyunlaştırma ve öğrenci katılımı: lisans eğitiminde bir durum çalışması(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Yüksel, Hidayet Suha; Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği; Spor Bilimleri FakültesiTürkiye’de üniversitelerin yaygınlaşması ile birlikte öğrenci sayısı önemli ölçüde artmış ve eğitimciler çeşitliliğin oldukça fazla olduğu gruplar ile karşı karşıya kalmaya başlamışlardır. Bu duruma kuşak farkı nedeniyle ortaya çıkan ilgi farklılıkları ve iletişim güçlükleri de eklendiğinde öğrenciler ile aynı dili konuşmak ve onların derse olan aktif katılımlarını sağlamak önemli sorunlardan birisi olmuştur. Bu bağlamda eğitim alanında öğrencilerin derse aktif katılımını sağlama noktasında çalışılan konulardan birisi de oyunlaştırmadır. Araştırmanın amacı oyunlaştırılmış derse katılan öğrencilerin deneyimlerini öğrenci katılımı kavramı çerçevesinde keşfetmektir. Bu araştırmaya 2017-2018 eğitim-öğretim yılında Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü 1. sınıfta okuyan ve kolay ulaşılabilir durum örneklemesi ile ölçüt örnekleme yöntemi ile seçilmiş 18 (12 kadın, 6 erkek) öğrenci gönüllü olarak katılmıştır. Araştırma kapsamında eğitim bilimine giriş dersi 8 hafta boyunca oyunlaştırmaya yönelik kahoot, edmodo ve video görev mekanizmaları ile desteklenerek tasarlanmıştır. Veri kaynağı olarak yarı yapılandırılmış bireysel görüşmeler ve yansıtıcı günlük kullanılmıştır. Verilerin analizinde içerik analizi yapılmış ve bu kapsamda kodlama işlemi tamamlandıktan sonra ortak özellikleri yansıtan temalara ulaşılmıştır. Araştırmada oyunlaştırmaya dayalı müdahalenin derse yansımaları dört tema altında sunulmuştur. Ortaya çıkan ilk tema oyunlaştırmanın temel amacına ilişkin vurguyu yansıtan öğrenci katılımı teması olmuştur. İkinci ve üçüncü temada öğrenci katılımını destekleyen baskın oyunlaştırma bileşenleri olarak rekabet ortamı ve ödül temalarına yer verilmiştir. Son temada ise bu süreçte derse katılımın devamlılığı için risk oluşturan unsurlar öğrenci katılımının engelleri teması altında sunulmuştur. Sonuç olarak oyunlaştırmaya yönelik müdahalenin kısa vadede öğrencilerin derse aktif katılımlarını sağlamada faydalı olabileceği ve rekabet ortamı ile ödülün bu devamlılığın sağlanmasında oyunlaştırılmış derse yansıyan ana unsurlar olduğu keşfedilmiştir. Aktif katılımın uzun vadede devam edebilmesinin önündeki engellerin ise dışsal ödül bileşenlerinin ön plana çıkması, kaynak sınırlılıkları ve teknik problemler olduğu anlaşılmıştır.Item Türkiye italya fransa ve ispanya spor sistemlerinin spor kulübü yapılanması düzeyinde karşılaştırılması(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Sunay, Hakan; Spor Yöneticiliği; Spor Bilimleri FakültesiSpor kulüpleri sporcunun yeteneğinin keşfedildiği, spor branşının teknik ve taktiğinin öğretildiği ve bulunduğu yer ve bölgeye spor hizmeti götüren kurumlardır. Bu nedenle, spor kulüplerinin etkinliği, yapı ve işleyişi ülke sporunun gelişiminde önemli bir faktör olmaktadır. Araştırmanın amacı, Türkiye’deki spor kulüplerin yapısı ve işleyişi ile İtalya, Fransa ve İspanya’daki spor kulüplerinin yapısı, mevzuatı ve işleyişi ile ilgili benzer ve farklı yönlerini inceleyerek karşılaştırmaktır. Çalışma, tarama modelinde betimsel bir çalışmadır. Araştırmada iki ayrı yöntem kullanılmıştır. Birinci yöntem belgesel tarama modelidir. Belgesel tarama modeli geçmişte veya halen var olan bir durumu olduğu gibi betimlemektir. Karşılaştırmalarda ikinci yöntem ise aynı döneme ait unsurlar ayrı ayrı ve birlikte incelenerek karşılaştırılan yatay yaklaşım modelidir. Veriler, basılı kaynaklara ve web sayfalarının incelenmesine dayanmaktadır. Ülkelerin spor kulüplerinin yapı ve işleyişine ilişkin genel özellikler ve sayısal bilgiler, basılı kaynaklardan ve web sayfalarından elde edilmiştir. Veriler incelendiğinde dört ülkede de spor kulüpleri farklı yasal mevzuatlarla desteklenmektedir. İtalya’da spor kulüpleri, amatör ve profesyonel spor kulüpleri olarak yasal tanımları yapılmakta ve düzenlenmektedir. Türkiye’de ise spor kulüpleri, dernekler kanunu kar amacı gütmeyen dernekler ve şirketler olarak tanımlanmakta ve spor kulüpleri yönetmeliği ile düzenlenmektedir. Fransa’da bölgesel yöneticiler, ligleri ve kulüpleriyle spor federasyonları, profesyonel örgütler gibi çeşitli otoritelere ve çalışanlara bağlıdır. İspanya’da ilgili spor dalında faaliyet gösteren kulüp, kuruluş ve sporcuları kendi bünyesinde toplayan tüzel kişiliği olan özel kuruluşlardır. Kar amacı olmayan bu kuruluşlar olimpiyat dönemine hazırlıklarında İspanyol sporculara mali kaynak sağlar. Sonuç olarak, araştırma kapsamındaki ülkelerde; spor yatırımları ve spor hizmetlerinin yürütülmesi ağırlıklı olarak yerel yönetimlere bırakılmıştır. Türkiye’nin kulüpleşme oranı ile sporcu sayılarının İtalya, Fransa ve İspanya gibi bazı Avrupa ülkelerinin gerisinde kaldığı görülmektedir. Türkiye’de Avrupa ülkelerinde olduğu gibi kulüplerin yapılanması dernekler yasasına göre yapılmaktadır.Item Futbol hakemlerinin durumluk kaygı ve genel öz yeterlik düzeylerinin bazı değişkenler açısından incelenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Dereceli, Çağatay; Other; OtherBu çalışmanın amacı; futbol hakemlerinin durumluk kaygı ve genel öz yeterliklerinin bazı değişkenler açısından incelenmesidir. Araştırmaya, 21-34 yaş aralığında, 2018-2019 futbol sezonunda Mersin, Ankara, İstanbul, İzmir, Adana ilinde görev yapan toplam 117 erkek futbol hakemi gönüllü olarak katılmıştır. Hakemlerin durumluk kaygı düzeyleriyle ilgili veri toplamak amacıyla Martens ve ark. (1990) tarafından geliştirilen Koruç (1998) tarafından Türk kültürüne uyarlanan Yarışmasal Durumluk Kaygı Envanteri (CSAI-2), genel öz yeterlik düzeylerini belirlemek amacıyla ise Sherer ve ark. (1982) tarafından geliştirilen Yıldırım ve İlhan (2010) tarafından Türk kültürüne uyarlanan Genel Öz Yeterlik Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizinde değişkenler arasında karşılaştırma ve korelasyon türü incelemeleri içeren ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Yapılan normallik testi sonucu dağılımın normal bulunmasıyla birlikte, ikili karşılaştırmalar için Bağımsız t testi, ilişki durumlarına bakmak amacıyla ise Pearson Korelasyon Analizi kullanılmıştır. Sonuç olarak, hakemlerin başlama, yılmama ve sürdürme çabası/ısrar alt boyut puanlarında hakemlik kategorisine göre anlamlı bir farklılık olmadığı tespit edilmiştir. Hakemlerin yaşları ile bedensel kaygı alt boyutu arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuşturItem Fiziksel aktivite yapan ve yapmayan bireylerde sürdürülebilir tüketim davranışlarının incelenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Akoğlu, Halil Erdem; Spor Yöneticiliği; Spor Bilimleri FakültesiKüreselleşen dünyada evrensel kültürün bir parçası olarak spor, dili, ırkı, dini farklı insanları birleştiren önemli bir araç olarak devletler için siyasi, insanlar için ise kültürel bir vasıta görevi görmektedir (Devecioğlu, 2012). Spor, insan hayatında bu denli önem arz ederken insanlık için ise spor ve sürdürülebilirlik arasındaki köprülerin anlaşılması gerekmektedir. Bu çalışma fiziksel aktivite yapan ve yapmayan bireylerde sürdürülebilir tüketim davranışlarının bazı değişkenler çerçevesinde incelenmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma genel tarama desenlerinden biri olan ilişkisel tarama modeliyle yapılmıştır. Araştırma grubunu seçkisiz örnekleme yöntemlerinden uygun (kolay ulaşılabilir) örnekleme yöntemiyle belirlenmiş, bir üniversitenin doğa sporları ile farklı branşlarda fiziksel aktivite yapan ve yapmayan öğrencilerinden 377 erkek 376 kadın olmak üzere toplam 753 gönüllü birey oluşturmuştur. Veri toplama aracı olarak anket yönteminden yararlanılmıştır. İki bölümden oluşan anketin birinci bölümünde kişisel bilgi formu ikinci bölümünde ise Doğan ve ark., (2015) tarafından geliştirilen Sürdürülebilir Tüketim Davranışları Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre bireylerin, yaş ve doğanın korunmasına karşı duyarlılık puanlarının sürdürülebilir tüketime yönelik davranışları pozitif yönde etkilediği görülmüştür. Özellikle gerek lisanslı olarak gerekse rekreatif olarak fiziksel aktivite yapan bireylerin fiziksel aktivite yapmayan bireylere göre; doğada fiziksel aktivite yapan bireylerin ise fiziksel akivite yapmayanlar ve salonda fiziksel aktivite yapanlara göre daha olumlu bir sürdürülebilir tüketim davranışı gösterdiği tespit edilmiştir. Yapılan çalışma sonucunda da fiziksel aktivite yapan bireylerin yapmayan bireylere göre daha bilinçli sürdürülebilir tüketim davranışı sergilediği görülmektedir.Item Spor tırmanış yetenek seçimi test bataryası örneği(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Aras, Dicle; Antrenörlük Eğitimi; Spor Bilimleri FakültesiYetenek seçimi birçok parametreyi içeren karmaşık bir süreçtir ve yetenek seçim modelinin spora özgü uyarlanması gereklidir. Bu araştırmanın amacı Türkiye Dağcılık Federasyonu (TDF) Spor Tırmanış Sporcu Tarama Komisyonu tarafından geliştirilen, spor tırmanış yetenek seçimi test bataryasının (STYSTB) uygulanmasıydı. Bununla birlikte sporcuların müsabakada elde ettikleri puanlarla STYSTB parametreleri arasındaki ilişkiler de incelendi. STYSTB yaş ortalaması 11,06±1,56 olan 62 kişiye (32 kadın ve 30 erkek) uygulandı. İlk gün yarışma düzenlendi ve ikinci gün ise vücut kompozisyonu, kuvvet, sürat, esneklik ve denge parametrelerini içeren STYSTB uygulandı. Verilerin cinsiyete göre ortalama karşılaştırmaları ve müsabakada elde edilen başarı puanlarıyla korelasyon analizleri de yapıldı. Sonuçlara göre erkekler 30 ve 60 sn. şınav değerleri, kadınların ise endomorfi, vücut yağ oranı ve esneklik ölçüm değerleri arasındaki ilişki anlamlı olarak yüksek bulundu. Her iki cinsiyette müsabaka puanı ile ekstansiyonda asılı kalma süresi, toplam barfiks sayısı ve barfikste kalınan sürede, ek olarak kadınlarda sağ alt ekstremite dengesi, fleksiyonda asılı kalma süresi, 30-60 sn. şınav sayıları ve plank süresi arasında anlamlı ilişki bulundu. Kuvvet değerleri ile karşılaştırıldığında, denge ve esnekliğe ait 6 parametreden yalnızca biri ile müsabaka puanı arasında korelasyon gözlendi. Sonuç olarak güncel araştırma Türkiye’de spor tırmanış ile ilgili yapılan ilk yetenek tarama modelini oluşturmaktadır. Bu araştırmada esneklik ve denge gibi parametreler ile müsabaka puanı arasında yalnızca bir parametrede korelasyon gözlenmiş olması tecrübesiz tırmanıcıların yeteneklerini tırmanışa aktaramamasından kaynaklanıyor olabilir ve bu nedenle bu parametrelerin de yetenek seçimi test bataryasında kalması gerektiği düşünülmektedir. Bu modelde yalnızca fiziksel ve fizyolojik parametreler değerlendirilmiştir ve bilişsel ve psikolojik yeterlik testleri de bu test bataryasına eklenebilir.Item Voleybol hakemlerinin hakem öz yeterlik düzeylerinin incelenmesi(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Koçak, Çalık Veli; Other; OtherBu araştırmada; Türkiye’deki voleybol hakemlerinin hakemlik öz yeterliklerinin çeşitli değişkenlere göre incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın katılımcıları, 2018-2019 yarışma sezonunda faal olarak hakemlik yapan 377 voleybol hakeminden (159 Kadın, 218 Erkek) oluşmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak kişisel bilgi formu ve ‘’Hakem Öz Yeterlik Ölçeği (HÖYÖ)’’ kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde SPSS 22 programı kullanılmıştır. Verilerin normal dağılım gösterip göstermediğini tespit etmek için Kolmogorov-Smirnov testi uygulanmıştır. Analizlerde anlamlılık düzeyi p<0.05 olarak kabul edilmiştir. Cinsiyet ve voleybolculuk geçmişi değişkenine ait verilerin analizinde Mann-Whitney U testi uygulanmıştır. Katılımcıların yaş, eğitim durumu ve hakemlik düzeyi değişkenlerinin analizinde Kruskal-Wallis testi uygulanmıştır. Gruplar arasında anlamlı bulunan farklılığı belirlemek için Mann-Whitney U testi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda voleybol hakemlik öz yeterliğinin cinsiyet, yaş, voleybolculuk deneyimi, eğitim durumu ve hakemlik düzeyine göre anlamlı şekilde farklılaştığı belirlenmiştir (p<0.05). Araştırmada elde edilen sonuçlar değerlendirildiğinde; cinsiyetin, yaşın, voleybol oyunculuğu geçmişinin ve hakemlik düzeyinin, voleybol hakemlerinin öz yeterlik düzeylerinin belirleyicileri arasında yer aldığı söylenebilir.Item The ınvestıgatıon of the effects of eccentrıc exercıses on some motorıc characterıstıcs of youth soccer players(Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, 2019) Çağlayan, Atakan; Other; OtherThere are various training programs to improve sportive performance so that soccer-specific technical skills can be realized more easily. The aim of the study is to examine the effect of the training program that including eccentric and concentric contractions on strength, balance and agility in young soccer players. 26 male soccer players (age:12±1.6years) who played in an amateur sport club participated voluntarily to the study. Pretests were taken before the training program. There were two groups of athletes; the experimental group (EG; n=13) were applied exercises that including eccentric and concentric contractions while Control Group players (CG; n=13) continued their traditional soccer trainings. The post-tests were taken at the end of the 8-week training program. Pre- and post-test included flamingo balance test (FB), y balance test (YB), standing long jump test (SLJ), vertical jump test (VJ) and Illinois test (IT). When the obtained data were examined, EG athletes were statistically improved in all the parameters in the pre-, and post-test (p<0.05) and no statistically significant difference was seen in the CG athletes (p>0.05). When the differences between the groups were examined, it was statistically significant in the y balance test (p<0.05; p=0.032) and Illinois test (p<0.05; p=0.022) parameters for respectively determining the dynamic balance and agility of EG athletes compared to CG athletes (p<0.05). As a conclusion, eccentric and concentric contraction exercises performed before soccer specific training programs seem to be effective on dynamic balance and agility. It is also thought that such training programs could improve the performance of the athletes, and prevent them from lower extremity injuries