Cilt:18 Sayı:01 (2017)
Permanent URI for this collection
Browse
Recent Submissions
Item Etkili Pekiştireçlerin Değerlendirilmesinde Kullanılan Sistematik Yöntemler(Ankara Üniversitesi, 2017-01-19) Korkmaz, Özlem Toper; Eğitim Bilimleri FakültesiOlumlu pekiştirme uygulamalı davranış analizinin en sık kullanılan davranış ilkelerinden birini oluşturmaktır ve başarısı ise kullanılan pekiştireçlerin etkililiğine bağlıdır. Dolayısıyla bir davranış değiştirme programına başlamadan önce etkili pekiştireçlerin belirlenmesi son derece önemlidir. Bununla birlikte pek çok durumda etkili pekiştireçlerin belirlenmesi güç olabilmektedir. Özellikle ağır düzeyde yetersizliği olan bireyler, çoklu yetersizliği olan bireyler ve erken çocukluk döneminde olan bireyler için sistematik yöntemlere gereksinim duyulmaktadır. Bu nedenle alanyazında araştırmacılar çeşitli sistematik pekiştireç belirleme ve değerlendirme yöntemleri geliştirmişlerdir. Ancak ülkemizde bu yöntemlere ilişkin çok sınırlı sayıda Türkçe kaynağa ve araştırmaya ulaşılmaktadır. Bu yüzden bu çalışmada, sistematik pekiştireç belirleme yöntemlerinin incelenmesi ve bu yöntemler hakkında bilgi verilmesi amaçlanmıştır. Verilen bilgiler ve önerilerin, alanda çalışan uygulamacılar ve ileri araştırmalar için katkı sağlayacağı düşünülmektedir.Item Otizmli Bireylerin Kullandığı Yeni Nesil Konuşma Üreten Cihazlara İlişkin Araştırmaların İncelenmesi(Ankara Üniversitesi, 2017-04-04) Tosun, Derya Genç; Kurt, Onur; Eğitim Bilimleri FakültesiTeknolojinin gelişmesiyle otizmli bireylerin eğitimlerinde kullanılan uygulamalar ve araç-gereçlerde gelişmeler kaydedilmektedir. Bu gelişmelerle birlikte tablet bilgisayarlar ve taşınabilir medya oynatıcılar da konuşma üreten cihaz olarak kullanılmaya başlanmıştır. Yeni nesil konuşma üreten cihazlar otizmli bireylerin iletişim becerilerini geliştirmek için kullanabilen alternatif ve destekleyici iletişim sistemlerinden biridir. Bu çalışmada; otizmli bireylerin yeni nesil konuşma üreten cihazlar kullandığı, hakemli dergilerde yayımlanan, 26 adet tek denekli araştırma makalesi incelenmiştir. Araştırmalara ERIC, Akademik Search Complete ve Google Scholar veri tabanlarında yapılan elektronik taramalar sonucu ulaşılmıştır. Toplam 81 katılımcının yer aldığı bu araştırmalarda; talep etme, eşleme, resimdeki nesnenin adını söyleme, kişisel bilgilere ilişkin sorulara yanıt verme, bağlama uygun iletişim becerisinin öğretimi ve problem davranışların azaltılmasına odaklanıldığı belirlenmiştir. Araştırma bulgularından elde edilen sonuçlar yeni nesil konuşma üreten cihazlarla yürütülen uygulamaların otizmli bireylere bu becerilerin öğretiminde oldukça etkili olduğunu göstermektedir. Bu çalışmada, incelenen araştırmalardan elde edilen bulgular yorumlanmış, uygulamacılara ve ileri araştırmalara yönelik önerilerde bulunulmuştur.Item Otizm Spektrum Bozukluğu Olan Çocuğa Sahip Ebeveynlerin Spor İle İlgili Görüşleri(Ankara Üniversitesi, 2017-03-31) İnce, Gonca; Eğitim Bilimleri FakültesiBu çalışma, Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) olan çocuğa sahip ebeveynlerin, OSB’de alternatif bir tedavi olarak spora bakış açılarının değerlendirilmesi ve bu çocukların yaşadıkları problemlere sporun etki derecelerinin tespiti amacıyla yapılmıştır. Çalışmaya, farklı özel eğitim merkezlerine devam eden OSB olan öğrencinin ebeveyni (41 kişi, 24 anne ve 17 baba) gönüllü olarak katılmıştır. Bu çalışma, betimsel nicel bir çalışmadır. Veriler, araştırmacı tarafından hazırlanmış 33 soruluk bir anket ile toplanmıştır. Anket soruları; ankete katılan ebeveyn çocuklarının demografik özelliklerini, spor eğitimi ile ilgili bilgileri ve otizmli çocuklarının aldıkları spor eğitiminin, yaşadıkları problemlereetki derecelerini sorgulamaktadır. Sorular hazırlandıktan sonra, alanla ilgili uzman kişiler tarafından gözden geçirilmesi sağlanmış olup, düzeltmeleri yapılmıştır. İstatistiksel analizlerde SPSS 11,5 paket programı kullanılmıştır. Ankette belirtilen otizmli çocukların (31 erkek, 10 kız) yaş ortalamaları (10.17±4.99) yıl, vücut ağırlığı ortalamaları (42.55±20.93) kg, boy ortalamaları (138,27±30,77) cm, olarak tespit edilmiştir. Ankete katılan 41 ebeveynden, %51,2’sinin çocuklarına spor eğitimi yaptırdıkları görülmüştür. Bu çocukların yaşadıkları problemlere ve sporun etkilerine bakıldığında sporun en fazla iletişim (%66,7) ve dil gelişimi (%52,4) becerilerine katkılarının çok olduğu belirtilmiştir. Ayrıca ankete katılanların %65,9’u ise, çocuklarının eğitim aldıkları özel eğitim merkezlerinde spor eğitmenlerinin olmadığını bildirmiştir. Sonuç olarak, OSB olan bireylerin yaşadıkları problemlere, sporun katkıları göz önüne alınarak, özellikle özel eğitim merkezlerinde spor eğitmenlerinin çalıştırılması ve bu merkezlerde spor tesislerinin yeterli düzeye getirilmesi gerekmektedir.Item Eş Zamanlı Olmayan Gelişimin Üstün Yetenekli Çocuklardaki Görünümü Üzerine Bir Örnek Olay Çalışması(Ankara Üniversitesi, 2017-03-24) Saranlı, Adile Gülşah; Eğitim Bilimleri FakültesiÜstün yetenekli çocuklar, belirli gelişim alanlarında yaşıtlarından daha üst seviyede performans gösteren çocuklar olarak tanımlanırlar ve gelişimsel olarak tüm alanlarda üstün oldukları önyargısı oldukça yaygındır. Hâlbuki üstün yetenekli bir çocuk bazı gelişimsel alanlarında yaşıtlarından üstün olup, diğerlerinde ortalama, hatta daha geride bir gelişim sergiliyor olabilir. Bu duruma “üstün yeteneklilerde görülen eş zamanlı olmayan gelişim” denmektedir. “Eş zamanlı olmayan gelişim” kavramı özel gereksinimli gruplarda oldukça önemsenmekte ve farklı çalışmalara konu olmaktadır. Buna karşın bu kavramın üstün yetenekliler grubundaki görünümü ve yapılabilecekler hakkında çok fazla derleme, örnek olay çalışması veya uygulama çalışması bulunmamaktadır. Bu çalışmada üstün yetenekli çocukları tanımlayan ve çoğunlukla yeterince bilgi sahibi olunmayan önemli kavramlardan olan eş zamanlı olmayan gelişim kavramı ayrıntılarıyla ele alınarak bu konudaki sorunlar ve çözüm yolları ortaya konmaya çalışılmıştır. Çalışmada 5 yaş 3 aylık Rüzgâr rumuzlu üstün potansiyelli çocuğun eş zamanlı olmayan gelişim örüntüsü örnek olay çalışması yöntemiyle sunulmuştur. Bu çalışmanın özellikle erken yaştaki üstün potansiyelli çocukların tanılanmaları, sosyo-duygusal gelişimlerinin desteklenmesi, ailelerin ve öğretmenlerin akademik ve sosyal anlamda çocuğun davranışlarını anlaması ve oluşabilecek sorunların baştan çözümlenebilmesinde pek çok yararlı bilgiyi sağlayacağı düşünülmektedir. Çalışmanın sonuç kısmında ortaya çıkan tabloya göre oluşturulabilecek erken müdahale yolları tartışılarak bu konularla ilgilenen öğretmenlere, ailelere ve uzmanlara öneriler getirilmiştir.Item Anasınıfı Çocuklarının Erken Okuryazarlık Beceri Profili: Ankara Örneklemi(Ankara Üniversitesi, 2017-03-23) Kargın, Tevhide; Güldenoğlu, Birkan; Ergül, Cevriye; Eğitim Bilimleri FakültesiBu çalışmanın genel amacı, Ankara ilinde öğrenim gören anasınıfı çocuklarının erken okuryazarlık beceri profilinin oluşturulmasıdır. Bu genel amaç doğrultusunda araştırmaya, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı anasınıflarında öğrenim gören ve farklı sosyoekonomik düzeylerden gelen toplam 403 çocuk dâhil edilmiştir. Çalışma içerisinde çocukların sahip oldukları erken okuryazarlık becerileri, beş yaş çocuklarına yönelik standardizasyonu yapılmış ve yedi alt testten (Alıcı Dil, İfade Edici Dil, Genel İsimlendirme, İşlev Bilgisi, Harf Bilgisi, Sesbilgisel Farkındalık ve Dinlediğini Anlama) oluşan bir erken okuryazarlık testi – Erken Okuryazarlık Testi (EROT) – ile değerlendirilmiştir. Çalışma içerisinde yapılan tüm değerlendirmeler, çocukların kendi okullarında belirlenmiş bir ortamda yaklaşık 40-45 dakikalık bireysel oturumlarla yürütülmüştür. Yapılan değerlendirmelerden elde edilen veriler, iki aşamada analiz edilmiştir. İlk aşamada çocukların EROT’un alt testlerinden elde ettikleri puanların betimsel istatistikleri, ikinci aşamada ise puanların alt testlere göre dağılımları ayrı ayrı hesaplanmıştır. Analizlerden elde edilen bulgulara genel olarak bakıldığında, çalışmaya dahil edilen çocukların erken okuryazarlık becerileri kapsamında ele alınan beceriler içerisinde sadece sözcük bilgisi alanında beklenen düzeye yakın oldukları fakat diğer tüm alt alanlarda beklenen başarıyı gösteremedikleri görülmüştür. Araştırmanın tartışma bölümünde, çocukların erken okuryazarlık becerisindeki durumları, okul öncesi kurumlarında kullanılan eğitim programı ve güncel eğitim etkinlikleri temelinde ayrıntılı olarak tartışılmıştır.Item Ağır ve Çoklu Yetersizliği (AÇYE) Olan Bireylerle Çalışan Özel Eğitim Öğretmenlerinin Yaşadıkları Sorunların Belirlenmesi(Ankara Üniversitesi, 2017-03-09) Adıgüzel, Sakine; Kizir, Mine; Eratay, Emine; Eğitim Bilimleri FakültesiBu araştırma, ağır ve çoklu yetersizliği (AÇYE) olan bireylerle çalışan özel eğitim öğretmenlerinin yaşadıkları sorunların belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Bu doğrultuda, AÇYE olan bireylerle çalışan özel eğitim alan mezunu 14 özel eğitim öğretmeniyle yarı yapılandırılmış görüşmeler yapılmış ve görüşmelerin ses kayıtları yazılarak görüşme dökümleri hazırlanmıştır. Veriler betimsel analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Bulgular temel olarak; özel eğitim öğretmenlerinin AÇYE hakkında yeterli bilgi ve beceriye sahip olmadıklarını, alanda çalışan uzman sayısının yetersiz olduğunu, özel eğitim öğretmeni yetiştirmeye ilişkin sorunlar olduğunu, ekip çalışmasının yetersiz olduğunu, yasal düzenlemelerin yetersiz olduğunu, müfredata ilişkin sorunlar olduğunu, öğrencilerin eğitim kurumlarına yerleştirilmesine ilişkin sorunlar olduğunu, hizmet içi eğitimin yetersiz olduğunu ve müfredata ilişkin sorunlar olduğunu ortaya koymaktadır. Araştırma bulgularından yola çıkarak, özel eğitim lisans programlarında ağır ve çoklu yetersizliğe yönelik derslerin sayılarının artırılması, teorik derslerin uygulamalarla desteklenmesi, alanda çalışan öğretmenlerin hizmet içi eğitimlerle desteklenmesi ve ağır ve çoklu yetersizlik alanına yönelik lisansüstü programların açılarak alandaki uzman sayısı arttırılması önerilebilir.Item Ortaokula devam eden işitme engelli öğrencilerin yazı performanslarının incelenmesi: Örnek grup çalışması(Ankara Üniversitesi, 2017-02-13) Alatlı, Reşat; Servi, Ceyhun; Eğitim Bilimleri FakültesiBu çalışmada, işaret dili ile dikte edilen bir metin incelenerek, işitme engelli öğrencilerin yazma performanslarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmaya 6.,7. ve 8. sınıfa devam eden 10 işitme engelli öğrenci katılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, araştırmacıların hazırladığı, uzman görüşü alınmış ve gündelik hayatta sık kullanılan sözcüklerin yer aldığı 57 kelimeden oluşan bir metin kullanılmıştır. Yazılı metinlerdeki, yazma hataları analiz edilmiştir. Elde edilen yazılı metinlerde harf ve/veya hece atlama (letter and/or morpheme omission), harf ve/veya hece ekleme (addition of letter and/or morpheme), sözcük atlama (word omission), sözcük ekleme (addition of word) hataları olduğu görülmüştür. Ayrıca kelimenin yanlış olarak kullanılması ve çekim eki hataları gibi hatalar yaptıkları belirlenmiştir. İşitme engelli öğrencilerin, yazılı anlatım becerilerindeki sınırlılıklarının, günlük yaşam ve akademik beceriler üzerindeki etkisi alanyazın çerçevesinde tartışılmıştır.Item Özel Eğitim Öğretmenlerinin Oyun Öğretimine İlişkin Öz-Yeterlik Düzeylerinin İncelenmesi(Ankara Üniversitesi, 2017-04-04) Akmeşe, Pelin Piştav; Kayhan, Nilay; Eğitim Bilimleri FakültesiOyun, erken çocukluk dönemindeki çocuklar için öğrenme süreçlerinde kullanılabilecek etkili bir öğretim aracıdır. Bu çalışmada özel eğitim öğretmenlerinin oyun öğretimi öz-yeterlik düzeylerinin, oyun etkinliklerini planlama, uygulama ve değerlendirme öz-yeterlikleri ile mesleki öz-yeterlikleri açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Betimsel tarama yöntemine göre planlanan araştırmada, veri toplama aracı olarak ''Kişisel Bilgi Formu” ve Kadim (2012) tarafından geliştirilen “Okul Öncesi Dönemde Oyun Öğretimi Öz-Yeterlik Anketi” kullanılmıştır. 127 özel eğitim öğretmeninin katılımıyla gerçekleştirilen çalışmanın sonucunda, öğretmenlerin mezun oldukları alan, oyun dersi alma durumları ve mesleki kıdemlerine göre oyun etkinliklerini planlama, uygulama ve değerlendirme ile oyun öğretimi mesleki öz-yeterlik düzeylerine ait puanları arasında anlamlı bir farklılık olduğu tespit edilmiştir. Öğretmenlerin eğitim durumları, oyun öğretimi etkinliklerini değerlendirme, mesleki öz-yeterlik ve oyun öğretimi toplam puanları üzerinde, cinsiyetleri ise oyun etkinliklerini uygulama alt boyutu üzerinde anlamlı bir farklılık oluşturmaktadır. Özel eğitim öğretmenlerinin oyun öz-yeterliklerinin incelendiği bu çalışma, oyunları öğretim aracı olarak ne düzeyde kullandıklarının belirlenmesi açısından önemlidir.