Browsing by Author "KOZ, Mitat (Tez Danışmanı)"
Now showing 1 - 4 of 4
Results Per Page
Sort Options
Item 9-12 yaş grubu aerobik cimnastik ve ritmik cimnastik sporcularının fiziksel, fizyolojik ve performans özelliklerinin karşılaştırılması(Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı) KOZ, Mitat (Tez Danışmanı); KANKAL, Melek Burcu (Yazar)Bu araştırmanın amacı 9-12 yaş kategorisindeki aerobik ve ritmik cimnastikçi bayan sporcuların fizyolojik, fiziksel ve performans özelliklerini karşılaştırmak ve bu iki disiplin arasındaki farklılıklar ortaya koymaktır.Çalışmaya Ankara Üniversitesi Spor Kulübü'nde yarışmacı olarak spora devam eden yaş ortalamaları 10,57 ± 1,22, spor yaşları ortalaması 3,43 ± 1,01 olan 14 aerobik cimnastik sporcusu ve yaş ortalamaları 10,14 ± 0,44, spor yaşları ortalaması 3,64±1,15 olan 14 ritmik cimnastik sporcusu katıldı. Çalışmaya katılan sporcuların fiziksel, fizyolojik, anrotopometrik ve sportif performans özelliklerini değerlendirmek üzere antropometrik testler ve performans testleri yapıldı. Sporcuların vücut ağırlıkları, BMI değerleri, çap, çevre, deri kıvrım kalınlığı ölçümleri, somatotipleri, durarak dikey sıçrama mesafeleri, anaerobik kapasiteleri, aerobik kapasiteleri ve esneklikleri değerlendirildi. Araştırma sonucunda aerobik ve ritmik cimnastik sporcularının yaşları (10,57 ± 1,22; 10,14 ± 0,44) ve spor yaşları (3,43 ± 1,01; 3,64±1,15) arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamazken, boy (141,61 ± 7,81 cm; 135,07 ± 3,87 cm), kilo (34,04 ± 6,77 kg; 27,86 ± 2,62 kg), BMI (16,82 ± 1,79 kg/m2; 15,24 ± 0,79 kg/m2) ve vücut yağ yüzdeleri (10,73 ± 0,19 %; 10,55 ± 0,08 %) arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark ortaya çıktı. Somatotip özelliklerinde ise endomorfik (2,80 ± 0,64; 2,26 ± 0,43) ve ektomorfik (3,55 ± 1,03; 4,06 ± 0,47) özellikleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark ortaya çıktı. Performans ölçümlerinde dikey sıçrama mesafeleri arasında hem eller belde (20,39 ± 2,72 cm; 21,92 ± 3,47 cm) hem de eller serbest (26,57 ± 2,73 cm; 26,78 ± 3,35 cm) ölçümlerde ve aerobik kapasiteleri (44,95 ± 2,98 ml/kg/dk; 41,02 ± 5,81 ml/kg/dk) ölçümlerinde bir fark bulunamazken, anaerobik kapasiteleri (39,16 ± 8,86; 31,8 ± 3,90) arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulundu.AbstractThe aim of this study is to compare the physical and physiological specifications of 9-12 years old aerobic and rythmic women gymnasts and to determine the differences in performance parameters between these two gymnastics branches. For this study 14 aerobic gymnast (mean age 10,57 ± 1,22- sports age 3,43 ± 1,01) and 14 rythmic gymnast (mean of ages are 10,14 ± 0,44-sports age 3,64±1,15) were sellected. All gymnasts were national competitor. In order to collect the data from weight, body mass, diameter, circumference, body fat, vertical jump, anaerobic and aerobic capacity and flexibility, antropometrik and performance test protocols were used.The results of analysis revealed that, there are significiant differences as statistical between the height (141,61 ± 7,81cm; 135,07 ± 3,87cm), weight (34,04 ± 6,77kg; 27,86 ± 2,62kg), BMI (16,82 ± 1,79 kg/m2; 15,24 ± 0,79kg/m2) and the percentage of body fat (10,73 ± 0,19 %; 10,55 ± 0,08 %). There is a significiant difference as statistical between the endomorfy (2,80 ± 0,64; 2,26 ± 0,43) and ectomorfy (3,55 ± 1,03; 4,06 ± 0,47) specifications. On the other hand, there is no difference in somatotyp specifications, (mesomorfy 2,4 ± 0,91; 2,23 ± 0,52). There is no statistical difference between vertical jump and aerobic capacity measures. However, there is a statistical difference between rythmic and aerobic gymansts in anaerobic capacities (39,16 ± 8,86; 31,8 ± 3,90).Item Ankara bölgesi klasman futbol hakemlerinin fiziksel performans ve somatotip özelliklerinin incelenmesi(Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı) KOZ, Mitat (Tez Danışmanı); KAYIŞOĞLU, Numan Bahadır (Yazar)Bu çalışma her geçen gün hızlanan ve tempo kazanan ekonomik yönüyle de bir endüstri halini alan futbol oyununun yönetimi için seçilen futbol hakemlerinin bazı fiziksel uygunluk parametrelerinin incelenmesi, klasmanlar arası karşılaştırılması ve hakemlerin vücut kompozisyonu değerleri ile fiziksel performans değerleri arasındaki ilişkilerin incelenmesi amacıyla planlanmıştır. Araştırma kapsamında Ankara Bölgesinden 92 klasman futbol hakeminin yaş, boy uzunluğu, vücut ağırlığı, antrenman yaşı değerleri alınmış, 50 metre sürat, 200 metre süratte devamlılık, 12 dakika dayanıklılık koşu testleri ile vücut yağ yüzdesi, somatotip hesaplamaları uygulanmıştır. Uygulanan somatotip hesaplamalarla deneklerin endomorfik, mezomorfik, ekdomorfik yapı komponentleri ile vücut kütle indeksi değerleri bulunmuştur. Test sonuçları ve hesaplamalar varyans analizi tekniği ile analiz edilmiş klasmanlar arası farklılıkların tespiti için Duncan testi uygulanmıştır. Somatotip değerler ile fiziksel performans değerleri arasındaki ilişkinin analizi için SPSS paket programı kullanılmıştır. Farklılık ve ilişkiler p<0,05 anlamlılık düzeyinde ele alınmıştır. Araştırma sonuçlarına göre Ankara Bölgesi Futbol Hakemleri'nin fiziksel performans değerleri klasmanlara göre önemli farklılıklar göstermezken, somatotip yapı açısından hakemler ele alındığında A klasman hakemlerinin değerleri 2,1:4,5:2,4, B klasmanı değerleri 1,9:4,4:2,6, C klasmanı değerleri 1,9:4,5:2,5, A yardımcı klasmanı değerleri 2,4:3,7:2,4, C yardımcı klasmanı değerleri 2:4,7:2,4 şeklindedir ve tüm klasmanlar ortalamaları açısından bakıldığında hakemlerin dengeli mezomorfik yapıya sahip oldukları görülmektedir.76 Somatotip özelliklerin performansa yansıması ile ilgili olarak endomorfik yapının 50m, 200m ve 12 dakika koşularındaki fiziksel performansı olumsuz etkilediği, ekdomorfik yapının ise bu koşulardaki fiziksel perfornansları olumlu etkilediği tespit edilmiştir. Vücut yağ yüzdesinin artışının ise 12 dakika dayanıklılık koşusu değerlerinde azalmaya neden olduğu saptanmıştır. Futbol Müsabakalarda hakemlerin kat ettikleri mesafeler, koşu şekilleri ve bu koşu şekillerinin oranları, müsabakadaki kalp atım hızları fiziksel yüklenmelerinin üst düzeylerde olduğunu ortaya koymaktadır. Diğer bir deyişle hakemlerinin müsabaka yönetimleri üst düzey bir fiziksel performans gerektirmektedir ve hakemlerin fiziksel performansları yapısal özellikleri ile de ilişkilidir. Tamamen profesyonelce ve üst düzey planlamalarla yürütülen futbol organizasyonlarının en önemli kişilerinden olan futbol hakemlerinin de bu anlamda gerek seçimi ve klasmanlandırılmasının gerekse fiziksel hazırlıklarının bilimsel kriterler doğrultusunda profesyonelce yapılması bir zorunluluk haline gelmiştir. AbstractThe aim of this study was to evaluate the physical fitness parameters of referees, compare referees among classifications and investigate the relationship between body mass index values and physical performance values of referees. In this study 92 classified referees who are in ankara district were used. Referees' height, weight values and ages were taken. 50 meters, 200 meters and 12 minute Cooper tests were applied to referees. Body fat percentage and somatotype estimations were used. The referees' endomorphyic, mezomorphyic, ecthomorphyic structure components and body mass index were found by using somatotype estimations. The results of the test and estimations were analyzed by analysis of varyans technique. To determine the differences among referees' levels, Duncan test was used. SPSS program was used to analyze the relationship between somatotype values and physical performance values. P<0,05 was accepted as the statistical significance level. According to the results, the physical performance values of Ankara district soccer referees did not show significance differences. The somatotype structure values were ; 2,1:4,5:2,4 for A level, 1,9:4,4:2,6 for B level, 1,9:4,5:2,5 for C level, 2,4:3,7:2,4 for A Assitant level and 2:4,7:2,4 for C Assistant level. It was seen that all referees had balanced mezomorphyic structure.78 It was determined that endomorphyic structure affects 50m, 200m and 12 min. runnings negatively ecthomorphyic structure affects these runnings positevely. The distance which referees run in a soccer game, their running style, the runing stlyle's percentages and their heart rates show that physical load were high in the game environment. In another words, high physical performance is necessary for soccer refereeing and the referees' performance is related with their structural specifications. The selections, physical trainings and promotions of referees, who are the most important people in soccer organisations which is planned completely professionally, have to be done according to the scientific criteria and professionally.Item Ankara Üniversitesi öğretim elamanlarının egzersiz önerileri hakkındaki bilgi ve görüşleri(Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı) KOZ, Mitat (Tez Danışmanı); KAPLAN, Hasibe Gül (Yazar)Çalışmanın amacı, Ankara üniversitesi öğretim elemanlarının spor amaçlı fiziksel aktivite,yaşam tarzı fiziksel aktivite hakkında bilgi sahibi olup olmadıklarını ve sağlık için yararlınasıl fiziksel aktivitede bulunacaklarına ilişkin bilgi düzeylerini belirlemektir.Diğer amacı ise, cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, gelir düzeyi gibi değişkenlerin bu görüşlerüzerine etki edip etmediğini belirlemektir.Araştırma 355 erkek, 277 bayan toplam 632, 14 Ankara Üniversitesi (Beden Eğitimi veSpor Yüksekokulu, Diş Hekimliği, Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi, Eczacılık Fakültesi,Eğitim Bilimleri Fakültesi, Fen Fakültesi, Hukuk Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, İletişimFakültesi, Mühendislik Fakültesi, Siyasal Bilimler, Tıp Fakültesi, Veterinerlik Fakültesi,Ziraat Fakültesi) öğretim elemanları üzerinde gerçekleştirilmiştir.Araştırma sonuçlarının elde edilmesinde anket tekniği uygulanmıştır. Anketlerden eldeedilen verilerin değerlendirilmesinde SPSS istatistik programı kullanılmış ve sonuçlartablo şeklinde gösterilmiştir.Araştırma sonunda, katılımcıların yaşam tarzı fiziksel aktivite hakkındaki bilgidüzeylerinin fazla (%91 ), egzersiz reçetesi hakkındaki bilgi düzeylerinin daha az ( %65 ) vespor amaçlı fiziksel aktivite hakkındaki bilgi düzeylerinin ise % 68 olduğu görülmüştür. Buçalışma Ankara Üniversitesi öğretim elemanlarının sağlık için yararlı fiziksel aktivitenin nasılyapılacağı hakkında bilgi sahibi olduklarını ortaya koymuştur. Bilgi düzeyleri arasındakifarklılık ise yalnızca eğitim ve yaşla ilişkilidir.AbstractThe purpose of this study is to determine if the lecturers of Ankara University are informedabout the sports oriented physical activities, life style physical activities and their level ofinformation on what type of physical activities to practice in favor of their health.The other purpose is to establish if the factors like gender, age, level of education and incomeaffect these opinions.The research has been performed on 632 lecturers in total, 355 of whom are male and 277 arefemale lecturers from Ankara University (Physical Training and Sports College, Faculty ofDentistry, Faculty of Language, History, and Geography, Faculty of Pharmacy, Faculty ofEducational Sciences, College of Science, Faculty of Law, Faculty of Theology, Faculty ofCommunication, Faculty of Engineering, Political Sciences, Faulty of Medicine, VeterinarySchool, and Faculty of Agriculture).Survey method has been employed in obtaining the research results. In evaluating the datafrom surveys, SPSS statistics program was utilized and the results have been shown in theform of table.By the end of the research, we have seen that the level of information of the participants onlife style physical activity is high (91%), on exercise prescription is less (65%), and on thesports oriented physical activities is at the level of 68%. This study reveals that the lecturersof Ankara University are informed about how to perform physical activities that is favorablefor the health. The difference between the levels of information only relates to education andage.Item Fiziksel aktivite düzeyinin bazı fizik tedavi uygulamalarında ağrı duyusu üzerindeki etkilerinin incelenmesi(Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı) KOZ, Mitat (Tez Danışmanı); TAŞKIN, Gülşen (Yazar)Bu çalışmanın amacı, 35- 65 yaş arasındaki kişilerin mevcut fiziksel aktivite düzeylerinin kliniklerde kullanılan klasik fizik tedavi uygulamalarında ağrı duyusu üzerindeki etkisinin belirlenmesidir.Çalışmaya Başkent Üniversitesi Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı’na ait polikliniklere başvuran ve bazı fizik tedavi programları uygulanmakta olan 35-65 yaş arasındaki 250 olgu katıldı. Tedavi alan olguların tedavi uygulamaları ve tanıları farklı olduğu için uygulanan tedaviye verdikleri cevaplar farklılıklar göstermektedir. Olgular mevcut fiziksel aktivite düzeyinin cinsiyet, BKI, yas, gelir düzeyi, eğitim düzeyi, meslek durumu, tanı ve daha önce fizyoterapi görüp görememesi, tedavi öncesi ve tedavi sonrası ağrı düzeyleri değerlendirildi. Olguların sosyo-demografik özelliklerini değerlendirmek için hasta ile ilgili sorular, ağrı değerlendirmesi için görsel ağrı ölçeği (GAÖ) ve fiziksel aktivite düzeyini değerlendirmek için fiziksel aktivite değerlendirme anketi (FADA)uygulandı. Çalışmaya katılan olgulara çalışma hakkında bilgi verilerek, yazılı onayları alındı.Toplanan veriler SPSS 16,0 istatistik paket programı yardımıyla yapıldı.Verilerin değerlendirilmesinde T-test ve ANOVA (tek yönlü varyans analizi) analizi kullanıldı.Olgularımızın (N:232) büyük çoğunluğunun fiziksel aktivite düzeyi çok düşük olmakla birlikte; sonuçlarımız fiziksel aktivite düzeyinin ağrı üzerinde bir etkisinin olmadığını, kadınların ev işlerinde, erkeklerin ise iş yerinde ve sporda daha çok enerji harcadıklarını göstermektedir. Yaş ve meslek durumu değişkenleri ile ağrı arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Tanı ile tedavi öncesi ağrı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmaktadır. Gelir düzeyinin fiziksel aktivite düzeyini ve ağrı düzeyini etkilemediği saptanmıştır. Eğitim düzeyi arttıkça harcanan MET değerinin arttığı gözlendi. Olguların meslek durumları ile FADA değerleri arasındaki ilişki incelendiğinde emeklilik ve ev hanımı olmanın fiziksel inaktivite için bir risk faktörü olduğu söylenebilir.AbstractThe aim of this study is to determine the effect of existing physical activity levels of people between the ages of 35-65 on sense of pain in classical physiotherapy applications used in clinics. 250 cases between the ages of 35 and 65 diagnosed with such musculoskeletal system diseases as cervical spondylosis, lomber spondylosis, carpal tunnel syndrome, cervical herniation nucleus pulposus (CHNP), lomber herniation nucleus pulposus (LHNP) and gonarthros; applied to Baskent University Hospital, Department of Physical Medicine and Rehabilitation and having some physiotherapy programs were participated in the study. Existing physical activity level, sex, BMI, age, income level, education level, occupation, diagnosis and whether taking physiotherapy beforehand and pain level before and after the treatment of cases were evaluated. Questions were applied to evaluate the sociodemographic features of cases, visual analog scale (VAS) was applied for pain evaluation and physical activity evaluation survey (PAES) was applied to evaluate the level of physical activity. Information was given to the participator subjects and their written consent was taken. Data collected were made with the help of SPSS 16,0 statistics program. T-test and ANOVA (single direction variance analysis) were used in the evaluation of data.Our results show that women consume more energy in house works and men in workplace and sports. A significant difference wasn?t found between sex, BMI, age, occupation variables and pain. There is a statistically significant difference between the diagnosis and pre-treatment pain. It has been ascertained that income level doesn?t affect the physical activity level and pain level. It has been observed that the more education level increases, the more MET value increases. When the relation between the occupation of cases and their PAES values, it can be said that being a housewife and retirement are a risk factor for physical inactivity.